DELİ KİM?????

Bir de bana delisin derler…

Diyenler kim?

Sevip; sevildiğim, baştacı edildiklerim.

Bir de…

Sevip; sevilmeyi ve baştacı edilmeyi beceremediklerim.

Onlar, aslında benden daha delidir.

Hatta dengesiz delidir.

Ben, en azından neyi, neden istediğimi bilir, dillendiririm…

Neden ve kimin varlığını aradığıma dair sağlam gerekçelerim vardır her daim.

Özlemimin, “onun” yanımda olmasını istememim gerekçesi içtendir.

Aşktandır bir de.

Aşk...

Çok tehlikeli ama sıcak, sıcacık bir duygu.

Bu duyguya mı yoksa bu duyguyu yükleyenemi belli değil ,
Belki ikisinin arasında bir şeye, sokulmak istersin her fırsatta.

Yarattığın fırsatlar eline ayağına dolanır çoğukez.

O dolanmalar durup dururken olmaz,

Bilirsin iyi günlerin kaç gün süreceğini, pembeyi özellikle fazladan kullandığın resimde.

Bir şeyler iyi gidiyor demeye çekinmen de ondandır aslında.

Aynı resim, o kadar çok kez karşına gelmiştir ki, bakmana gerek yoktur görmen için, resmin arkasındaki manzarayı.

En ağırı da şudur.

Herşeyi bilip, hala aynı yerde eğleşmek.

İster, ama atamazsın, seni o kısır döngüden uzaklaştıracak adımı.

Geçen bir zamanda, ki bu zaman öyle uzakta kalmış, unutulmuş bir dilim de değildir, yanında olmak için açıktan açığa ele vermese de kendini, kapıdan kovsan bacadan gireceğimi oynayan adam, belki birgün, belki aynı günün beş altı saati içinde, tamamen başka bir adama dönüşmüştür.

Sorsan susar.

O susmalarla, farkında olmadan , bile bile çizdiği profili, yine kendi eline aldığı silgiyle silmiştir.

Kullandığı silgiyi gözüne soksan, nafile, anlamaz.

Anlamaz mı, anlamamazlıktan mı gelir, belli mi?

Evet belli…

O da bilir cevabı aslında, sen de.

Sokulmaların nedeninin sevgi olmadığını anlar, kırılırsın.

İçindeki sevgiyi, avuçlarının arasına alıp, gizlemek istersin.

Gizlersin de bir iki gün.

Gizlediklerin içinde, kaçar kaçar aynı yere gelirsin.

Vardığın yerde bulacakların, kaçarken ardında bıraktıklarındır.

Semiha GÖKTUNA Eryaman-ANKARA 03 Mart 2010

posted under |
Sonraki Kayıt Önceki Kayıt Ana Sayfa

Hakkımda

Fotoğrafım
1968 Çanakkale doğumluyum.Halen Ankara'da yaşıyorum ama en büyük özlemim İzmir'e yerleşmek.Orda renk renk sardunyalar ve salıncakla tatlandırılmış kocaman balkonu olan bir evin beni beklediğine inanıyorum.Derin yaralar aldığım kazalarım oldu. Ama hayata dört elle sarılabilme yeteneğim sayesinde atlattım. Gülebiliyorum hala, birileri benimle gülebiliyor,acıkıyorum, susuyorum, uykum geliyor, özlüyorum, sessizce, umutla ve gülümseyerek daha iyi günlerin gelmesini bekliyorum, sevme yeteneğimi kaybetmedim henüz ve kaybetmeye de hiç niyetim yok, inanıyorum önce kendime sonra kendine inanan herkese. Bunlar az şey mi? Bence herşey, sizce de öyle değil mi?

İSTERİM HERŞEY GÖNLÜMÜZCE OLSUN, YA DA OLAN HERŞEYİ GÖNLÜMÜZ KABUL ETSİN.ÖNEM VERDİĞİMİZ HERKES UZANABİLECEĞİMİZ KADAR YAKINIMIZDA OLSUN, BU KADAR YAKINLIK İSTEMİYORLARSA BİZİMLE, UNUTABİLECEĞİMİZ KADAR UZAĞIMIZDA OLSUN. İSTERİM Kİ HAYATIMIZA GİREN HER ŞEY MİDEMİZE GİREN BİR KURU LOKMA KADAR DEĞERLİ OLSUN...

Bu Blogda Ara

Followers


Recent Comments